Her Şeyi Arkalarında Bırakıp Düşük Bütçeler İle Dünyayı Dolaşmaya Çıkan İnsanların Hikayeleri

Çoğumuz isteriz farklı diyarlar görmeyi, dünyayı gezmeyi fakat buna cesaret edebilenlerimiz oldukça azdır. Onca işin gücün arasında sorumluluklarımızı bırakıp da her şeyden el etek çekmek zor gelir. Her şeyi arkalarında bırakıp da dünyayı dolaşmaya koyulan gezme aşığı insanlar yolculukları esnasında birçok ders çıkarmışlar. Bu etkileyici hikayelerden birkaçına göz atacak olursak:

1. Ayten ve Onur Çifti

Türk çiftler ile başlayalım. Hafta içi sabahtan akşama kadar işte çalışmak, haftasonu fırsat buldukça dışarı çıkmak, yıllarca çalışıp para biriktirdikten sonra araba alıp onca trafik arasında bir yerleri gezmeye çalışmak… Aslında çoğumuzun yaşadığı rutin bir hayat döngüsü bu. “Bitmeyen kredi borçlarıyla, sonu gelmez faturalarla değil, doğayla baş etmek istedik. Tek derdimiz bir sonraki rotamızı çizmek, gittiğimiz şehirlerde ayak basmadık bir yer bırakmamak olsun dedik.” diyen ve herkesin yeni yerler görmek isteyeceğini fakat istemenin yetmediğini düşünen çift, günümüz yaşantısının monotonluğundan uzaklaşmak için eşyalarını bir bit pazarında sattıktan sonra çantalarını sırtlanıp yola koyulmuşlar. Gezdikçe kendilerine dair birçok şeyin farkına vardıklarını belirten çift, zihinlerinin ve bedenlerinin yenilendiğini söylüyorlar. Çevreden aldıkları hem olumlu hem olumsuz tepkilere karşılık onlar vazgeçmeden hayallerinin peşinden gitmişler, oldukça da memnun görünüyorlar.

2. Gülin Aköz

Gülin Aköz de yaşadığı hayattan, tekdüzelikten sıkılıp, hayatına farklılık getirmeyi isteyenlerden. Neden dünya turuna çıkmayı düşündüğü sorulduğunda; hiçliğe karışmayı, kalabalıktan biri olmayı, üslerin beklentilerinden, sorumluluklardan kaçmayı istediğini söylüyor. Her şeyi bırakıp da dünyayı dolaşmaya çıkmanın zor olduğunu fakat bu zorluklarla da başa çıkabilmek gerektiğini ve çıkmaza varıldığında çözüm yolu üretebilmemiz gerektiği belirten Gülin Aköz, aslında bizlere nasıl daha sade ve daha bilge yaşanabileceği konusunda bir ders veriyor. Bu da bir bakıma “Çok okuyan değil, çok gezen bilir” sözünü destekliyor.

3. Chanel Cartell ve Stevo Dirnberger

Her hikaye başarıyla bitmeyebiliyor. Bu Güney Afrikalı çiftimiz reklamcılık sektöründe çalışırken dünyayı dolaşmaya ve bunu bir belgesel haline getirmeye karar verdiler. Paylaştıkları fotoğraflardan da anlaşılacağı gibi başta güzel giden seyahat, çiftin kaynaklarını tüketmesiyle bir sefalet halini almış. Öyle ki Cartell, çok kez tuvalet ve hayvan pisliklerini temizlediklerini belirtiyor. Her ne kadar fazlasıyla zorluklarla karşılaşmış olsalar da zengin ormanları, görkemli yapıları, farklı tarzlardaki sokak taşlarını görmekten memnunlar.