Al–Andalus, İber Yarımadası’nda 711 – 1492 yılları arasında Araplar’ın hâkimiyetinde kalan bölgeye verilen isim. Gelelim Endülüs’ün tarihine. Emevi Devleti 7. yüzyılda Kuzey Afrika’nın tamamına sahipti. Tarik bin Ziyad, Cebelitarık Boğazı’nı geçip İber Yarımadası’nı geçmekle görevlendirildi. Tarık bin Ziyad, Vizigot Krallığı’nı yenilgiye uğratarak İber Yarımadası’nı ele geçirdi. 750 yılına kadar Emevi valileri tarafından yönetilen bölgede asıl parlak dönem 756 yılında başladı ve yaklaşık 300 yıl sürdü. Bu zaman aralığında Kurtuba, Bağdat ve Kahire’den sonra üçüncü önemli bilim merkezi oldu. Endülüs’te üç din de barış içinde yaşadı. Avrupa’nın aydınlanmasının temelleri burada atıldı. İpek, barut, pusula gibi icatlarla Avrupalılar bu sayede tanıştı. Felsefe, sosyoloji, müzik gibi alanlarda önemli kişiler yetişti. Bugün çok sayıda önemli müzede Endülüs döneminden kalma izler görülebilir. Tarihteki en önemli devletlerden biri olan Endülüs Devleti’nin kültür ve sanat alanında yaptıkları, bilime katkıları, tıptaki başarıları, o devirlerde İslam dünyasının ışığını yansıtmaları açısından bu topraklar mutlaka görülmeli. Endülüs’ü gezerken, kendinizi bambaşka bir dünyanın içinde bulacaksınız.
Avrupa için erken Rönesans yaşatan Endülüs, İspanya topraklarının yaklaşık yüzde 17’sini oluşturuyor. En önemli şehirleri Cordoba, Sevilla, Malaga, Granada, Huelva, Cadiz, Almeria ve Jaen. İspanya’daki Endülüs izlerini bizimle takip edin. Unutmayın, Endülüs’ü görmeden İspanya’yı görmüş sayılmazsınız.
Yaklaşık 3 asır Endülüs Devleti’nin başkenti olan Kurtuba, aynı zamanda siyaset, bilim ve kültürün merkezi olmuş. 786 yılında inşa edilen Kurtuba Camii, o zamanlar şehirde bulunan camiilerden sadece biri. Kırmızı ve beyaz mermerler kullanılarak yapılan görkemli camii, 1293 sütuna sahip. Guadalquivir Nehri kenarındaki camii 1236 yılından beri katedral. Roma Köprüsü’nü de restore ederken kendinden izler bırakan Endülüs Devleti’nin eserleri Endülüs Müzesi’nde görülebilir. Adını kasr kelimesinden alan Alcazar Kraliyet Sarayı 8. Yüzyılda inşa edilmiş. 1315 yılında Mağrip mimarisi ile inşa edilen sinagog Yahudi Mahallesi’nde yer alıyor.
İslami motiflerin en güzel örneklerinin bulunduğu Alcazar Sarayı şehrin en gözde yapılarından biri. Sevilla Katedrali, yapıldığında camii iken daha sonra katedrale çevrilmiş. Bugün sadece minaresi ayakta kalmış. 1220 yılında yapılan Altın Kule, 12 kenarlı çokgen bir plan üzerinde altın yıldızlı çinileriyle yüzyıllardır parıldıyor.
Şehirde iki önemli kale bulunuyor. İkisi de Endülüs döneminde yapılan kalelerden biri Gibralfaro. 11. yüzyılda yapılmış, 13. ve 14. yüzyılda genişletilmiş olan kaleden şehir panoramik olarak seyredilebilir. Kale 130 metre yükseklikte bulunuyor. Diğer kale olan Alcazaba Kalesi’nde ise zamanında Arap emiri ikamet ediyormuş. İki kalenin de çevresinde palmiye ve okaliptüs ağaçları bulunuyor ve ikili bilet alınarak ikisi de indirimli olarak görülebilir.
Biletall.com’dan En Ucuz Malaga Uçak Biletini Bul »
Hıristiyanlara son teslim olan kale olduğu için Endülüs’ün son kalesi olarak anılan Granada’da 1232 yılında yapılan Elhamra Sarayı, İslam mimarisinin en güzel örneklerinden biri. Sarayın süslemeleri özellikle dikkat çekiyor. Elhamra Sarayı’nın yanında bulunan Granada Katedrali de eski bir camii. Araplar’ın Cennet el-arif dediği Generalife Bahçeleri, Elhramra’nın kuzeyinde bulunuyor. O zamanlar bu bahçeler, şehrin sıcağından kaçmak, serinlemek için kullanılırmış. Albaicin Arap Mahallesi görülmesi gereken yerlerden biri. Gırnata, ayrıca Flamenko müziğinin doğduğu yerlerden biri olarak biliniyor.
Endülüs dans sanatlarıyla da meşhur olan şehirde, Huelva Coğrafya Müzesi’nde Müslümanlar’dan kalma mezar kitabesi görülebilir. El-Münestir Kalesi içindeki el-Münestir Camii 9. 10. yüzyıllarda inşa edilmiş. 12. yüzyıldan kalma şehir kapısı ve surları ise, neredeyse yapıldığı zamandaki gibi görünmekte.
Derin bir koyda bulunan ve gayet korunaklı bir şehir olan Cadiz, volkanik dağların arasında bulunan Almeria, Orta Endülüs’te yer alan Jaen Endülüs’ün diğer önemli şehirleri. Cadiz’in bazı mahallelerindeki Endülüs tarzı evler dışında, bu şehirde Endülüs döneminden kalma eser bulunmuyor. Arkeoloji Müzesi’nde Endülüs döneminden sikkeler görülebilir. Almeria’nın kuzeyindeki kayalıkların üzerinde bulunan kale halen sağlam durmakta. Zamanında önemli bir Akdeniz liman şehri olan Almeria, pek çok edebiyatçı, bilim adamı yetiştirmiş. Jaen’daki camii önce kiliseye çevrilmiş sonra yıkılıp katedral yapılmış. Şehrin dar sokaklara sahip eski bölgesinde Baños Arabes diye bilinen Arap Hamamları bulunuyor.
İspanya, her köşesi açık hava müzesi özelliğine sahip ülkelerin başında geliyor. Milattan önceye dayanan tarihinin…
Erzurum geziniz esnasında aklınıza gelebilecek ve merak edebileceğiniz şeylerden biri de elbette ki Erzurum’un eşsiz…
Kafkasya’nın en genç sayılabilecek ülkelerinden biri olan Ermenistan’da görülmesi gereken birçok yer vardır. Ermenistan seyahatinizi…
Rusya’da denemeniz gereken çok sayıda farklı farklı yemekler yer almaktadır. Çeşitli kültürlerden etkilenilen Rusya’da bu…
Ülkemizin en kuzeyinde yer alan illerinden biri olan Rize, Karadeniz bölgesinin neredeyse en popüler diyebileceğimiz…
Erzincan seyahatinizde aklınıza gelebilecek ve merak edebileceğiniz şeylerden biri de hiç şüphesiz Erzincan’ın lezzetleridir. “Erzincan’da…