Ülke nüfusunun yarısı göçmenlerden oluşmaktadır. Ontorio Eyaleti’nin başkentidir. Kanada’nın en büyük şehirlerinden biridir. Ayrıca ülkenin ticaret merkezidir.6 milyon nüfusu vardır. %50’den fazlası göçmenlerden oluşmaktadır. Ayrıca göçmen mahalleleri vardır. Şehrin suç unsuru oldukça düşük olduğu için güvenli bir bölgedir.
Toronto, Kanada’nın kültür merkezlerinden biridir. Eğlence konusunda da oldukça ileri seviyeye gelmiş bir bölgedir. Ülke içerisindeki değişik zamanlarda yapılan festivaller de ülkenin hem ekonomisini hem de gelişmişliğini etkilemektedir. Siz de macera arıyor ve keyifli bir tatil yapmak istiyorsanız Toronto’ya bir gidin deriz. Gelin hep birlikte Toronto’da görülmesi gereken yerleri inceleyelim.
Toronto’nun tam da merkezinde yer almaktadır. Şehrin en güzel Art Deco tarzında yapılan yapılarından biridir. Ana salonu, kemerli süslemeli tavanları ve oldukça güzel aydınlatmalarıyla herkesi kendine hayran bırakan bir yapıdır. İstasyon yapımı 1914 yılında başlamıştır. Ancak Birinci Dünya Savaşı nedeniyle yaşanılan malzeme sıkıntısı inşasını geciktirmiştir. 1927’de hizmete açılmıştır. 1975’te de ulusal bir tarih alanı haline gelmiştir. Toronto için oldukça önemli bir yapı olan istasyon, her gün neredeyse 300 bin insan tarafından kullanılmaktadır. Ayrıca burası gelişmiş bir perakende yeri haline getirildiği için her geçen gün geliştirilmektedir. Siz de Toronto’ya gittiğinizde mutlaka burayı görmeli ve ziyaret etmelisiniz.
Neredeyse Toronto’nun en görkemli mimari eseri diyebiliriz. İsmi zengin bir adamın çılgınlığı olarak adlandırılmaktadır. Bu şato Sir Henry Pellat tarafından yaptırılmıştır. 1917 yılında 3,5 milyon dolarlık bir maliyeti olmuştur. Pellat bu şatoyu karısına hediye olarak yaptırmıştır. Şatonun bacaları, kuleleri, tünelleri ve oldukça esrarengiz geçitleri fazlasıyla dikkat çekmektedir. Mimarisinde 17.yüzyıldan etkilenilmiştir. İçerisinde kullanılan mobilyalar için yaklaşık 2 milyon dolarlık harcama yapıldığı bilinmektedir. Şato’da üst düzey konfor alanı mevcuttur. Oldukça görkemli olan bu yapıyı Toronto’ya gittiğinizde mutlaka görmelisiniz.
1892 David Roberts tarafından 1892 yılında yapılmıştır. Gooderham ailesi tarafından içki fabrikası olarak kullanılmıştır. Bu amaçla inşa edilmiştir. Şu an da bazı önemli firmalar tarafından ofis olarak kullanılmaktadır. Binanın en önemli özelliklerinden biri de Kuzey Amerika’da düz demir tarzında yapılan ilk yapı olmasıdır. Bu sebeple halk arasında ‘düz demir bina’ olarak bilinmekte ve adlandırılmaktadır. Bina oldukça fazla ilgi görmektedir. Şehre gelenlerin en fazla fotoğrafını çektiği ve en fazla etkilendiği yapıdır diyebiliriz.
Son olarak bina 2011 senesinde yaklaşık 15 milyon dolara satılmıştır. Şehrin en pahalı ve en değerli binalarından biridir. Toronto’ya gittiğinizde görmeniz gereken önemli yapılardan biridir.
Genelde Queen’s Park olarak bilinmektedir. Eyalet parlamentosu olarak kullanılmaktadır. Parlamentonun önünde kocaman bir yeşil alan vardır. Burada yaz boy çeşitli birçok etkinlik gerçekleştirilmektedir. Halkın güneşlendiği, yüzlerce sandviç tezgâhının bulunduğu bir yerdir. 1800’lerden kalan bina tarih severler için oldukça önemlidir. İncelemek isteyen yüzlerce tarihçi vardır. Gün içerisinde 30 dakikalık halka açık turlar gerçekleştirilmektedir. Bunun sayesinde binanın iç kısmı da incelenebilmektedir. Toronto ziyaretinizde bu binaya da öncelik vermelisiniz. Ve muhteşem tarihine eşlik etmelisiniz.
Aziz James, bir Anglikan kilisesi olarak bilinmektedir. Ahşap olarak inşa edilen bu bina o dönemde bir ibadethane olarak kullanılmaktadır. Ancak 1812 de çıkan savaş sonrasında hastaneye çevrilmiştir. Sonraki yıllarda yeniden taş malzemelerden inşa edilerek yapılmıştır. Bunun sebebi de öncesinde çıkan yangınlardır. Sürekli yangınlara maruz kalan kilise 1849’da yeniden inşa edilmeye başlanmıştır. Yapı için en sonunda yapılabilecek en iyi mimari dekorasyon olsun amacıyla bir yarışma düzenlenmiştir. Bunun kazananı Gotik Revival tarzı bir tasarım olmuştur. Ardından Katedral yenilenmiştir. Toronto’ya gittiğinizde keyifle bu tarihi binayı gezebilirsiniz. Ayrıca yapının malzemeleri de sizleri Toronto’nun tarihine götürecektir.
İspanya, her köşesi açık hava müzesi özelliğine sahip ülkelerin başında geliyor. Milattan önceye dayanan tarihinin…
Erzurum geziniz esnasında aklınıza gelebilecek ve merak edebileceğiniz şeylerden biri de elbette ki Erzurum’un eşsiz…
Kafkasya’nın en genç sayılabilecek ülkelerinden biri olan Ermenistan’da görülmesi gereken birçok yer vardır. Ermenistan seyahatinizi…
Rusya’da denemeniz gereken çok sayıda farklı farklı yemekler yer almaktadır. Çeşitli kültürlerden etkilenilen Rusya’da bu…
Ülkemizin en kuzeyinde yer alan illerinden biri olan Rize, Karadeniz bölgesinin neredeyse en popüler diyebileceğimiz…
Erzincan seyahatinizde aklınıza gelebilecek ve merak edebileceğiniz şeylerden biri de hiç şüphesiz Erzincan’ın lezzetleridir. “Erzincan’da…