Baharat denince akla ilk olarak Hint yemekleri gelse de, baharatların Türk mutfağı da dahil birçok dünya mutfağında büyük yeri vardır. Bir yemeğe lezzet katan birçok faktör olsa da damaklarda tat bırakacak lezzetli bir yemeğin olmazsa olmazı ona asıl tadını veren baharatlardır.
Şimdi gelin, yemeklerimizden eksik olmayan 5 baharatın özelliklerini ve asıl vatanlarından soframıza geliş süreçlerini inceleyelim.
Karabiber başta Türkiye olmak üzere tüm dünya mutfağında en sık kullanılan baharatların başında yer almaktadır. Hem et hem sebze yemeklerine yakışan, pilav, hamur işi gibi türlü yemeklerde dahi kullanılabilen karabiber, diğer çoğu baharatın aksine aslında ağaçta yetişmektedir. Kökeni Hindistan olarak bilinir ve sıcak iklimi sevdiğinden ötürü ülkemizde özellikle Antalya, İzmir gibi Akdeniz ve Ege bölgelerinde yetişir. Potasyum, magnezyum, demir ve C vitamini, A vitamini gibi türlü vitamin ve mineraller açısından da oldukça zengin olan karabiber, soğuk algınlığını tedavi edici etkisi ile özellikle kış aylarında oldukça sık kullanılmaktadır.
İştah açan güzel kokusu ve ferah tadı ile özellikle Türk mutfağının göz bebeği olan nane, yüzyıllardır Akdeniz mutfağının da olmazsa olmazları arasında yer almaktadır. Özellikle nemli toprakları seven nanenin boyu, 120 santimetreye kadar uzayabilmektedir. Genellikle tohum ekme yoluyla değil de daldan köklendirme yolu ile çoğaltılmaktadır. Akdeniz ülkelerinde ılık ve nemli yerlerde yetişen nane; gıdadan, tıp alanına, parfümden ağız sağlığına kadar birçok alanda kullanılan nane, verdiği ferah aroma sayesinde birçok sektörün de bir numaralı içeriği haline gelmeyi başarmıştır.
Genellikle acı biberlerin güneşte veya açık alanda kurutulup ufak parçalara bölünmesi ile elde edilen pul biber, özellikle Hint, Türk, İran ve Arap mutfağı gibi mutfaklarda sık sık kullanılan bir baharattır. Tatlı veya acı biber olarak ikiye ayrılan pul biber, tatlı biber olarak yapılırken genellikle kapya biberlerin kurutulması ile elde edilir. Acı pul biber ise genellikle; acı süs biberlerinden yapılmaktadır. Türkiye’de ve dünyanın çoğu ülkesinde kolaylıkla yetişebilmekte olan biberlerin muhakkak ki en lezzetli hali; türlü yemek çeşidinde kullanılan pul biberdir.
Doğu Akdeniz ve Ortadoğu’dan gelip özellikle et yemeklerimizin tadına tat katan kimyon, aslında maydonozgiller familyasından, boyu yaklaşık 40-50 cm civarında uzayan bir bitkinin tohumlarından elde edilen bir baharattır. Mayıs ve haziran ayları arasında yetişen ve beyaz-pembe arası çiçekler açan bu bitki tohumlarından elde edilen kimyon baharatı, çoğunlukla Hint, Meksika ve Vietnam gıdalarıyla ilişkilendirilir ancak, yemeklerde kimyon kullanma geleneği, antik Yunan’dan bugün Fas’a kadar devam eden bir gelenektir.
Biberiye, binlerce yıldır yemek, alternatif tıp, aromaterapi gibi birçok dalda kullanılmasının yanı sıra oldukça rahatlatıcı ve yatıştırıcı etkilere de sahip bir bitkidir. Ülkemizde Batı ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde süs bitkisi olarak yetiştirilen biberiye, özellikle kıyı şeritte yaygın olarak görülür. Yaz kış yapraklarını dökmeyen bu bitkinin et yemeklerine çok yakıştığı genel bir kanıdır. Biberiye, çoğu damak tadına uyum sağlasa da, aslında oldukça keskin bir tada ve kokuya sahiptir.
İspanya, her köşesi açık hava müzesi özelliğine sahip ülkelerin başında geliyor. Milattan önceye dayanan tarihinin…
Erzurum geziniz esnasında aklınıza gelebilecek ve merak edebileceğiniz şeylerden biri de elbette ki Erzurum’un eşsiz…
Kafkasya’nın en genç sayılabilecek ülkelerinden biri olan Ermenistan’da görülmesi gereken birçok yer vardır. Ermenistan seyahatinizi…
Rusya’da denemeniz gereken çok sayıda farklı farklı yemekler yer almaktadır. Çeşitli kültürlerden etkilenilen Rusya’da bu…
Ülkemizin en kuzeyinde yer alan illerinden biri olan Rize, Karadeniz bölgesinin neredeyse en popüler diyebileceğimiz…
Erzincan seyahatinizde aklınıza gelebilecek ve merak edebileceğiniz şeylerden biri de hiç şüphesiz Erzincan’ın lezzetleridir. “Erzincan’da…
Yorumları Görüntülü
net ve açık bir yazı olmuş ellerinize sağlık.
Kırmızı pul biber her derde şifa derler Tokatta