Birbirinden Enteresan Batıl İnançlar

Kimi insana oldukça gereksiz ve saçma gelen, kimi insan için de yaşam tarzı haline gelmiş batıl inançlar günlük hayatımızı da etkilemektedir. Yapacağımız herhangi bir hareketten önce bizi durduran veya daha çabuk harekete geçmemizi sağlayan birtakım durumlar ve inanışlar batıl inançlar olarak anılır. Bahsettiğimiz gibi, bazı insanlara göre batıl inançlar doğrultusunda hayatı şekillendirmek normal bir eylemdir. Peki, sizce de öyle midir? Bu yazımızda kültürümüzde ya da diğer kültürlerde görülen enteresan batıl inançlara yer verdik. Kafanızı meşgul eden bu inançların sizleri çoğu zaman ikilemde bıraktığının farkındayız. Birlikte göz atalım o halde. 🙂

Kara kediye rastlamak veya evinizin önünden geçmesi

Çok eski zamanlarda Mısırlılar kedileri her zaman kutsal varlık olarak görmekteydiler. Siyah renkte olan kediler ise tanrıça olarak anılırdı. Ancak daha sonra sayılarının fazla olması sebebiyle eski ilgiyi göremediler. Bundan dolayı o dönemlerde kediler yalnız ve fakirlik içinde yaşayan insanların evinde bulunuyordu. Renginin siyah olması sebebiyle kedilerle kara büyü yapılıyor iddiaları her yeri sarmıştı. Siyah kedilerin geceleri şeytana dönüştükleri anlayışı devam ederken birçok korku dolu hikâye de yazılmıştır. Bu sebepten kara kedilere uğursuz kediler gözüyle bakılır.

13 sayısının anlamı

13 sayısının uğursuzluğu bir çeşit korku hastalığı olarak bilinmektedir. Bu inancın çıktığı yer ise mitolojik çağlara, İskandinavya topraklarına kadar uzanmaktadır.  O dönemin ışık ve güzellik tanrısı Balder bir ziyafet vermekteymiş. Ziyafete 12 kişi davetliymiş; o dönemde yalanların ve hileli işlerin tanrısı Loki, davet edilmediği halde 13. kişi olarak davete katılmak istemiş.  Böyle bir durumun mümkün olamayacağı söylense de konuyla ilgili tartışma çıkaran Loki, güzellik tanrıçasını öldürmüş. 13 sayısının uğursuzluğu ile ilgili anlatılagelen hikâyelerden biri budur.

Mezarlıktan geçerken nefesi tutmak

Bu batıl inanışa ülkemizde pek rastlanmazken, Amerikalılarda çok yaygındır. Mezarlığa girdiklerinde nefes alıp verirlerse ölen kişilerin ruhlarını içlerine çektiklerini düşünmektedirler. Batıl inançlar arasında en ilginç olanlardan birisi bizce bu.

Ayna kırmanın getireceği uğursuzluklar

Çok eski zamanlarda insanlar diğer dünyadaki yansımalarını görmek için aynalara ya da parlak cisimlere bakarlarmış. Baktıkları sırada dalgalanma ve titreşim olduğunda çok kötü gelişmelerin yaşanacağına işaret olduğunu düşünürlermiş.  Mısır ve Yunan topraklarında bu sebebe bağlı olarak kırılmaz metal aynalar yaptırılmış. Kırılan bir aynanın ardından 7 yıl boyunca uğursuzluklar meydana geleceğine inanıldığı gibi; Antik Çağ’da bununla paralel bir batıl inanca göre yedi yılda bir insanın tüm bedeninin yenilendiği düşünülürmüş. Dolayısıyla eğer ayna kırılırsa 7 yıl süreyle o ortamdan ve kişiden uzak durulurmuş.

Merdivenin altından yürümenin şanssızlık getirmesi

Bu batıl inancın Antik Mısır’da başladığı savunulmuştur. Herhangi bir objenin duvara veya bir yüzeye yaslandığında üçgen şekli oluşturması ve bunun altından geçilmesi uğursuzluk ve şanssızlık anlamına gelmektedir.

 

Şapkanın yatağın üzerinde ne işi var?

Bir inanışa göre yatağın üzerine şapka koymak uğursuzluk anlamına gelmektedir. Sizce de çok ilginç değil mi? Bazı kültürlere göre tüm negatifliklerin saçlarda olduğu ve bundan dolayı şapkaların yatağın üzerine bırakılmasıyla bazı tersliklerin olabileceği söylenmektedir.

Küçükken masaya oturulması

Başka bir batıl inanca göre küçükken masanın üzerine oturulması demek oturan çocuğun ileride boyunun hiç uzamayacağına işarettir.  Çocukken masaya oturmak ne kadar eğlenceli olsa da, bu inanca sahip ailelerin içine bir kurt düşmesi kaçınılmaz olur.

Çocukların beş taş oyunu

Çocuklar için en büyük keyiftir dışarıda değişik oyunlar oynamak. Özellikle akşamları oynanan oyunlar hep hafızalarda kalır. Ancak bazı kültürlerde geceleri beş taş oynanırsa hemen ardından yağmur yağacağına işaret olduğu söylenir.

Çocukların ağlaması

Bir başka ilginç inanışa göre evin içerisinde çocuk sürekli ağlarsa o evde bir ölümle karşılaşılır. Batıl inanca göre hiç kesilmeyen bebek ve çocuk ağlamalarının pek hayırlı olmayacağı savunulur.

Her ne kadar ilginç inançlar olsa da, aslında batıl inançların birtakım mitlerden ve ağızdan ağıza yanlış aktarılan hikâyelerden geliyor olmasının yanı sıra; aslında temelinde hangi fikrin yattığını anlamak gerekir. Örneğin, masanın üstüne oturmak ya da gece beş taş oynamak gibi eylemlerin çocuklar için “sakıncalı” olabileceği fikriyle yola çıkılarak ortaya konulan batıl inançlar olabilir. Toplumdan topluma değişebilen bu inançlara hayatınızda yer verip vermemek ise tamamen size kalmış. 🙂