Uşak, Ege Bölgesi’nde Orta ve Batı Anadolu’yu birbirine bağlayan, Gördes-Uşak Platosu üzerinde yer alan bir ildir. Tarih boyunca hem yerinden hem de ikliminden dolayı yerleşim merkezlerinden bir tanesi olmuştur. Evliya Çelebi’nin “kusursuz” dediği ender şehirlerden bir tanesidir Uşak. Evliya Çelebi burayı ünlü Seyahatname’sinde “Aşıklar Diyarı” olarak adlandırmıştır. Uşak’ta yaşayan birçok saz ve söz ustasının izlerinizi Uşak’ın yöresel türkülerinde ve insanının duygulara yakınlığında bulabilirsiniz.
Büyük şehirlere çok da uzak olmamasından dolayı, güzel bir planla üç ya da dört gününüzü ayırarak hem insanı, hem kültürü, hem de doğallıkları güzel mi güzel olan bu şehre yapacağınız bir seyahat size oldukça fazla şey katacaktır. İşte Uşak’a gittiğinizde uğramadan geçmeyin denilecek yerlerden bazıları;
Bu İçerikte Neler Var?
Ulubey Kanyonu
Uşak’ın Ulubey sınırları içerisinde bulunan Ulubey Kanyonu, dünyanın en büyük ikinci kanyonudur. Ulubey ve Banaz çaylarında bağlanan ana hat ile diğer ufak çaplı yan hatlarla oldukça büyük bir alana yayılmaktadır. Temel olarak, Ulubey Çayı’nın sayesinde kanyon doğal yaşam açısından zenginleşmiştir.
Cilandiras Köprüsü,
Cilandiras Köprüsü, Frigyalılar zamanından kalma, Karahallı ilçesinde bulunan bir yapıdır. Yaklaşık iki bin beş yüz yıl önce Banaz Çayı üzerinde inşa edilmiştir. İki yanındaki fil ayağı denilen kaya parçalarına sağlamca temellendirilen köprü, yirmi dört metre uzunluğundadır ve çaydan on yedi metre yüksekte yapılmıştır. İşlenmiş ve birbirine kenetlenmiş taş bloklardan oluşan köprünün ne amaçla yapıldığıysa hala gizemini korumaktadır.
Uşak Arkeoloji Müzesi
Uşak’ın zengin tarihine ışık tutan nitelikte olan bu müzede yaklaşık olarak on bin eser sergilenmektedir. Çoğunluğu Bizans ve Roma dönemine ait olan bu eserlerin yanında, bölgede yaşamış Frigyalılar, Lidyalılar ve diğer devletlerin de çeşitli eşyalarını görmek mümkündür. Eserler kronolojik olarak sunulduğundan milat öncesinden başlayıp günümüze kadar uzanan bir zaman yolculuğu yapmak mümkündür. “Karun Hazinesi” olarak bilinen Lidya zenginlikleri de Uşak Arkeoloji Müzesi’nde sergilenmektedir.
Uşak Kent Tarihi Müzesi
Kent Tarihi Müzesi, Türkiye’de elektriği ilk üreten Uşak kentinde, elektriğin üretildiği binada kurulmuştur. Uşak’ın kurtuluş tarihi olarak kabul edilen 1 Eylül tarihinde açılışı yapılan müzede Uşak’ın zengin tarihi, renkli coğrafyası, kurtuluş mücadelesi ve doğal güzellikleri anlatılmaktadır. Folklor değerleri, sunumlar, canlandırmalarla bin altı yüz yirmi beş metrekarelik alana yayılan müzede Uşak’ın tarihini görmenin oldukça ilgi çekici olacağından emin olabilirsiniz. Özellikle Uşak halıları ve ticaretin gelişimi oldukça güzel bir şekilde aktarılıyor.
Uşak Bedesteni
İçten, dürüst ve halden anlayan insanların şehrine gelip de, kapalı çarşıya uğramadan gitmek olmaz. Uşak’taki en sağlam ve kusursuz bedestenlerden olan Uşak Bedesteni, günümüzde sahaflara ev sahipliği yapmaktadır ve il merkezinde bulunmaktadır. Ne zaman, kim tarafından yapıldığı bilinmemekle beraber görece yeni olduğu öne sürülmektedir. Söylenene göre bin dokuz yüz bir senesinde İtalyan bir mimar tarafından yapılan bedesten, iki girişi bulunan, uzun bir koridora sahip güzel bir mimari örneğidir.
En Ucuz Uşak Otobüs Bileti Al >>